Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "İkinci çeyrekte takvim ve düşük baz etkilerinin katkısıyla yıllık büyümedeki artışla birlikte dezenflasyonun sürmesi uygulanan programın başarısını ortaya koyuyor." ifadesini kullandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye ekonomisin yılın ikinci çeyreğinde yüzde 4,8 büyümesine ilişkin "İkinci çeyrekte takvim ve düşük baz etkilerinin de katkısıyla yıllık büyümedeki artışla birlikte dezenflasyonun sürmesi, uyguladığımız programın başarısını net bir şekilde ortaya koymaktadır." ifadesini kullandı.
Şimşek, yaptığı açıklamada, yılın ikinci çeyreğine ilişkin büyüme verilerini değerlendirdi.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) paylaştığı büyüme verileriyle birlikte milli gelir serilerinde "Uyumlaştırılmış Avrupa Revizyon Politikası" çerçevesinde revizyon yapıldığına işaret eden Şimşek, veri kaynaklarının iyileştirilmesi, hesaplama yöntemlerinin güncellenmesi ve kapsam değişiklikleri kaynaklı yapılan söz konusu revizyonun serilerde köklü bir değişikliğe yol açmadığına dikkati çekti.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin, bu yılın ikinci çeyreğinde yıllık yüzde 4,8, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış çeyreklik yüzde 1,6 büyüdüğünü hatırlatarak, böylece yılın ilk yarısında yıllık büyümenin yüzde 3,6 gerçekleştiğini bildirdi.
Milli gelirin yıllıklandırılmış olarak 1,5 trilyon dolara yaklaştığını kaydeden Şimşek, "İkinci çeyrekte takvim ve düşük baz etkilerinin de katkısıyla yıllık büyümedeki artışla birlikte dezenflasyonun sürmesi, uyguladığımız programın başarısını net bir şekilde ortaya koymaktadır." ifadesini kullandı.
"İmalat sanayimiz, son 12 çeyreğin en yüksek performansını sergiledi"
Şimşek, üretim tarafında, zirai dona bağlı olarak daralan tarım dışında tüm sektörlerde katma değerin arttığını belirterek, "İmalat sanayimiz, son 12 çeyreğin en yüksek performansını sergiledi. Bu dönemde yüksek teknolojili üretimdeki yıllık yüzde 40'lık güçlü büyüme nitelik açısından da önemli bir gelişmedir." değerlendirmesinde bulundu.
Tüketim ile yatırımın dengeli seyrinin devam ettiğinin altını çizen Şimşek, şunları kaydetti:
"İhracat, küresel zorluklara rağmen ikinci çeyrekte artarken öne çekilen ithalat talebi ve üretimdeki güçlü artışın etkisiyle net dış talebin büyümeye katkısı negatif gerçekleşti. Bununla birlikte cari açığın milli gelire oranı ikinci çeyrek itibarıyla yıllık yüzde 1,3 ile sürdürülebilir seviyelerde kalmaya devam etti. Önümüzdeki dönemde finansal koşulların daha elverişli hale gelmesi ve küresel ticarette belirsizliklerin azalmasıyla büyümenin kademeli olarak potansiyel seviyesine ulaşmasını öngörüyoruz. 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı'mızı (OVP) çok yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Güçlü politika eş güdümüyle fiyat istikrarı ve sürdürülebilir yüksek büyümeyi sağlayarak vatandaşlarımızın refahını daha da artırmak için programımızı kararlılıkla uygulamayı sürdüreceğiz."
Öte yandan Şimşek, NSosyal hesabından yaptığı paylaşımda, ekonomik programın nihai hedefi olan kalıcı refah artışında önemli bir eşiğe yaklaşıldığını belirterek, "Dünya Bankası sınıflamasına göre 2025 yılında yüksek gelirli ülkeler grubuna girme ihtimalimiz arttı." ifadesini kullandı.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.